TGDF Akademi COVID-19 Konferanslarında tarım lojistiği konusu incelendi. Konferansı TGDF Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan Sümerli yönetirken, Ceynak Grup Başkanı Ali Avcı ve Netlog Lojistik Başkanı Uygar Uşar konuşmacı olarak katıldı.
İlk konuşmacı Ali Avcı, Türkiye’nin coğrafi konum olarak lojistik üssü olduğunu, ancak uzun süre işin sadece hamallık kısmında kaldığını söyledi. Türkiye’de lojistiğin sağladığı hizmetin karşılığını alamadığını ifade eden Avcı, bu nedenle Dünya Lojistik Endeksi’nde istenilen noktaya gelinemediğini belirtti. Avcı’nın konuşmasından satır başları şöyle:
Ali Avcı: “Endekste olmamamızın nedeni, bedel olarak ürettiğimiz hizmetin karşılığını alamamamız”
“Maliyet açısından rakiplerimizle aramızda ciddi bir fark var. Liman fiyatlarımız neredeyse Rusya’nın üçte biri. Avrupa, taşımacılığın katma değeri ve gelir az olan uzun yol kısmını bize bırakıyor, iç dağıtım hizmetlerini kendi veriyor. Biz bu nedenle endekste gerilere düştük. Endekste olmamamızın nedeni, bedel olarak ürettiğimiz hizmetin karşılığını alamamamız. COVID-19 sürecinde uluslararası taşımacılıkta karantina süresi nedeniyle gecikmeler de olmaya başladı. Bu şartlarda endekste yükselme şansımız bulunmuyor.
“Türkiye kendi içinde büyük bir rekabet halinde. Rakamlar gittikçe düşüyor, firmalar haklı olarak daha ucuza hizmet almak istiyor. Konu biraz da ülkenin üretimi ve dış ticareti ile ilgili. Üretimi ve ticareti ne kadar artırırsanız talebi de o kadar artırırsınız. Üretim ve yurtdışı talep azalmışsa mevcut arz fazla gelecektir. Bu nedenle sektör cirosunun yükselmesi pek mümkün değil.”
“Bizim artık hizmetleri kurumsallaştırmamız gerekli. Türkiye bu açıdan biraz geri kaldı”
“40 yıl içinde büyük mesafe kat ettik. Avrupa’ya göre ise hala gerideyiz. Bu sadece bizimle değil hizmet verdiğimiz müşteri kültürüyle de ilgili. Müşteri bir hizmeti istemiyorsa siz şartlarınızı istediğiniz kadar modernize edin, bunu müşteriye satmakta zorlanırsınız. Müşteri hala yakın diyalog içinde, ahbaplık ilişkisi ile hizmet almayı istiyor. Bizim artık hizmetleri kurumsallaştırmamız gerekli. Üretimden çıkan bir malın boyutuna göre tasnif edilmesi, depolanması, kutulanması, dağıtımı, artık dünya tedarik zincirinde sıklıkla verilen hizmetler. Türkiye bu açıdan biraz daha geride kalmış durumda.”
“Sektör pandemide iyi bir sınav verdi”
“COVID-19’a dünya hazırlıksız yakalandı. Gıda tedarikinde, dağıtımında Türkiye’de sorun yaşanmadı, hızlı şekilde aksiyon alındı. Mesafe kuralları ve diğer tedbirlere uyularak hizmete devam edildi. Sektör pandemide iyi bir sınav verdi. Bu sayede gıda ve sağlık lojistiğinde herhangi bir aksama yaşanmadı.”
Uygar Uşar: “Lojistik master planı sektörün ve ülkenin dinamikleri ile örtüşmüyor”
İkinci konuşmacı Uygar Uşar ise Türkiye’de lojistik açısından kapsamlı mevzuat bulunmadığına, olan mevzuatın da uygulanmadığına dikkat çekti. Özellikle gıdaların doğru zamanda ve doğru koşullarda istenilen yere teslim edilmesi gerektiğini vurgulayan Uşar, bu tanımların mevzuatta yer alması gerektiğini belirtti. Uşar konuşmasında şunları söyledi:
“Hem mevzuat, hem uygulama, hem de strateji ile ilgili planlarda eksiğimiz var”
“Ürünlerin doğru zamanda ve koşullarda taşınması, verilen hizmetin ucuz ve rekabetçi olabilmesi için taşımanın en hızlı ve en az elleçleme gerektirecek şekilde yapılması gerekli. Bugün sektörel kümeleşme yok. Lojistik master planında yer alan demiryolu ile Antalya’dan sebze meyveyi İstanbul’a taşıyıp satmak için 5 kez elleçleme gerekiyor. Halbuki bunun ideali ürünün tarladan doğru sıcaklık koşulları altında alınıp mümkün olan en hızlı şekilde tüketim noktasına en yakın depoya, oradan da satış yerine götürülmesi. Lojistik master planı sektörün ve ülkenin dinamikleri ile örtüşmüyor. Sonuç olarak hem mevzuat, hem uygulama, hem de strateji ile ilgili planlarda eksiğimiz var. Dolayısıyla bunların hepsinin sil baştan ele alınması gerekiyor.”
“Kayıt dışı taşımacılık, işini düzgün yapan oyuncuların rekabet şansını ortadan kaldırıyor”
“Doğru mevzuat tanımlanıp tüm sektör için sahada uygulanırsa bunun Türkiye ekonomisine ciddi katkısı olacaktır. Ancak şu anda takip sistemi de yok. Mevzuat olsa bile bunu hayata geçirmeyince israfın önlenmesi şansı kalmıyor. Kayıt dışı taşımacılık, işini düzgün yapan oyuncuların rekabet şansını ortadan kaldırıyor. Yapılan yatırımların anlamı kalmıyor. Ülkedeki otoritenin bu konuyu ele alması gerekli.”
“Bozulabilir gıdaların eve kadar taşımacılığına yönelik düzenleme sıfırdan tasarlanıp hayata geçmeli”
“Mevzuatın eve teslim alanına kadar genişletilmesi gerekiyor. Tüketicinin bir karekod yoluyla ürünün geçmişini görebilmesi önemli. Yapılması gereken özellikle bozulabilir gıdaların eve kadar taşımacılığına yönelik bir yönetmeliğin sıfırdan tasarlanıp hayata geçirilmesidir. Bunun karşılığında elde edilecek tasarruf en az 10-15 milyar TL olacaktır. Yazılacak her tür mevzuat, yapılacak her tür uygulama bunun karşılığında ülkenin elde edeceği ekonomik kazanca değecektir.”