Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Başkanlar Konseyi, “İklim Değişikliği” gündemiyle toplandı. Sanayiciler olarak gıda güvenliğinden taviz vermeden, gelecek nesillerin en ekonomik ve en sağlıklı nasıl beslenecekleri sorularına yanıt aradıklarını belirten TGDF Başkanı Şemsi Kopuz, “İstanbul Teknik Üniversitesi ile yaptığımız İklim Değişikliği ve Tarımsal Sürdürülebilirlik Analizi çalışmasının sonuçlarını çok yakında kamuoyu ile paylaşacağız. Ama şimdiden gelecekte bizi çok da iyi günlerin beklemediğini belirtmek isterim.” dedi.
26 üye Derneği ve 2000’den fazla üyesi ile Gıda ve İçecek Sanayicinin en büyük sivil toplum kuruluşu olan Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Başkanlar Konseyi, Şemsi Kopuz başkanlığında 25 Temmuz’da İstanbul’da toplandı. Başkanlar Konseyi’nin gündeminde “İklim değişikliği” vardı.
İklim Değişikliği Acil Eylem Planı
Başkanlar Konseyi’nin “İklim Değişikliği” gündemiyle yaptığı toplantının açılışında konuşan TGDF Başkanı Şemsi Kopuz, ülkemizin de içerisinde yer aldığı Akdeniz Havzası’nın, küresel iklim değişikliğine karşı yerkürenin en hassas bölgelerinden birisi olduğuna dikkat çekti. Kopuz, şöyle devam etti:
“Akdeniz Havzası’nda gerçekleşecek 2°C’lik bir sıcaklık artışı, beklenmeyen hava olayları, sıcak hava dalgaları, orman yangınlarının sayısında ve etkisinde artış, kuraklık ve bunlar dolayısıyla biyolojik çeşitlilik kaybı, turizm gelirlerinde azalma, tarımsal verim kaybı ve en önemlisi kuraklık olarak etkilerini hissettirecektir.
Halihazırda Milli Tarım Projesi’ne bu perspektiften bakıp, gelecekte topyekun ülke olarak yaşayacağımız Gıda Güvenliği ve Gıda Güvencesi konularına kimse bakmıyor. Ama biz sanayiciler olarak öncelikle Gıda Güvenliğinden taviz vermeden gelecek nesillerimizin en ekonomik ve en sağlıklı nasıl beslenecekleri sorularının yanıtını arıyoruz.
TGDF olarak İstanbul Teknik Üniversitesi ile yaptığımız İklim Değişikliği ve Tarımsal Sürdürülebilirlik Analizi çalışmasının sonuçlarını da çok yakında kamuoyu ile paylaşacağız. Ama şimdiden gelecekte bizi çok da iyi günlerin beklemediğini belirtmek isterim.”
Rint Akyüz: “Kısır çekişmeler Türkiye’ye zarar veriyor”
TGDF Başkan Vekili Rint Akyüz’de, gıda sanayinin giderek büyük bir darboğaza itildiğinin altını çizdi. Akyüz, “Bugünden yarına tarımsal hammadde yeterliliğimiz bu denli risk altında iken, şu anda elde mevcut olan ürünü de kullanmaz haldeyiz. Buna en basit örnek ise maalesef üretimi kota ile baskılanan şeker sektörü. Birileri ‘çiftçi adına konuşuyorum’ palavralarıyla, sadece bu ülkenin çiftçisine zarar vermekle kalmıyor, 80 milyon vatandaşa zarar veriyor.” ifadelerini kullandı.
“İklim değişikliği gıda yeterliliği için de sorun”
İklim değişikliğinin gıda güvenliği kadar yeterliliği sorununu da beraberinde getirdiğini dile getiren TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik ise “Bugün önümüzde duran rakamlar, hem gıda güvenliği hem de gıda yeterliliği açısından tehlike çanlarının çaldığını ortaya koyuyor. Tüm paydaşların bu durumun farkında olması çok elzem. Her şeyden önce politika yapıcıların bu konuya odaklanması ve tarımsal teşvik mekanizmasını buna göre gözden geçirmesi gerekiyor.” diye konuştu.