TGDF Sıfır Gıda Atığı Liderler Ağı Zirvesi Ankara'da yapıldı

TGDF Sıfır Gıda Atığı Liderler Ağı Zirvesi Ankara'da yapıldı

TGDF Sıfır Gıda Atığı Liderler Ağı Zirvesi Ankara’da yapıldı

Ülkemizde gıda kayıp ve atıklarının önüne geçilmesini hedefleyen TGDF Sıfır Gıda Atığı Liderler Ağı, ilk toplantısını NETLOG sponsorluğunda gerçekleştirdi. Kamu, sektör ve akademiden temsilcilerin katıldığı toplantıda çağımızın en önemli problemine çözüm önerileri paylaşılarak işbirliği fırsatları değerlendirildi.

Dünyanın en büyük problemlerinden gıda kayıp ve atıkları konusunda, Türkiye’de de ciddi bir girişim başlatmayı amaçlayan Sıfır Gıda Atığı Liderler Ağı, ilk toplantısını 10 Ekim 2018’de Ankara Point Otel’de düzenledi.

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) tarafından NETLOG sponsorluğunda organize edilen toplantıya gıda tedarik zincirinin kamu, özel sektör ve akademi ayağından birçok temsilci katıldı.

Açılış konuşmalarını Türk-Alman Üniversitesi’nden Dr. Yaşanur Kayıkcı ile TGDF’den İlknur Menlik’in yaptığı toplantıda öncelikle “Sıfır Gıda Atığı” kavramının tanımı yapılarak bu hedefe ulaşmanın zorlukları ve bu zorlukların üstesinden gelmek amacıyla izlenebilecek yöntemler paylaşıldı.

Dünyada ve Türkiye’de gıda atıkları konusundaki durum ortaya koyuldu

Toplantının ilk oturumunda Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü temsilcisi Dr. Ayşegül Selışık, Aalborg Üniversitesi’nden Dr. Atanu Chaudhuri, Sussex Üniversitesi’nden Dr. Nachiappan Subramanian ve Cranfield Üniversitesi’nden Dr. Michael Bourlakis, dünyada ve Türkiye’de sıfır atık konusundaki durumu ortaya koyarak çiftlikten çatala tedarik zinciri boyunca alınabilecek önlemler konusunda katılımcılarla görüş alış verişinde bulundu.

Toplantıda konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sıfır Atık Yönetimi Daire Başkanı Ahmet Varır ile Tarım ve Orman Bakanlığı Kodeks Daire Başkanı Selman Ayaz gıda atıkları konusuna mevzuat yönünden bir bakış getirerek kamunun bu konudaki girişimleri konusunda dinleyicileri bilgilendirdi.

Kamu, özel sektör, akademi, çiftçiler bir araya geldi

Toplantıya Hazine ve Maliye Bakanlığı, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü, Türkiye Perakendeciler Federasyonu, Kayseri Pancar Kooperatifi, Meyve Suyu Endüstrisi Derneği, Netlog ve Fazla Gıda kuruluşlarından da temsilciler katılarak birer sunum yaptı.

Toplantının son bölümünde ise çiftçiler söz alarak gıda kayıplarının çiftlik boyutunu ve burada yaşanan sorunları göz önüne serdiler.

Bir gün süren toplantı boyunca kamu, özel sektör ve akademiden katılımcılar bir araya gelerek gıda kayıp ve atığı sorununu tüm yönleri ile ele alma ve işbirliği fırsatlarını değerlendirme şansı buldu. Gıda tedarik zincirindeki darboğazların tespit edilmesine yönelik yaklaşımların da ortaya koyulduğu toplantıda çoklu paydaşların yönetimine ve lojistik destek sağlanmasına yönelik ihtiyaç vurgulandı.

Gıda Kayıp ve Atıkları

Halihazırda dünya çapında üretilen tüm yenilebilir gıdanın üçte biri zayi olmaktadır. Bu miktarın 1,3 milyar ton civarında olduğu düşünülmektedir. Bunun küresel maliyeti ise 750 milyar dolar civarındadır. Bu maliyetin dışında, dünyada 795 milyon insanın açlıkla mücadele ettiği düşünülmektedir. Gıda kayıp ve atıklarının sadece dörtte birinin dünyadaki açları doyurmaya yeteceği hesaplanmaktadır.

Gıda atıkları çevreye de zarar vermektedir. Gıda atıklarının yıllık karbon ayak izi 2011 yılında 3,6 milyar ton sera gazına eşdeğer olarak hesaplanmıştır. Bu miktar, fosil yakıtlardan kaynaklanan karbon salınımının üçte birine karşılık gelmektedir.

Türkiye’de gıda üretimi yıllık 115 milyon tonu geçmiştir. Depolama, işleme, ambalajlama, dağıtım ve tüketim sürecinde ortaya çıkan kayıp ve atıkların yıllık 26 milyon ton civarında olduğu hesaplanmaktadır. Yıllık 16 milyon ton organik atık üretilmekte, bunun en az yarısının evsel gıda atığı olduğu düşünülmektedir.

Organik atıklardan elde edilecek doğal gaz çevriminin Türkiye’nin enerji ihtiyacının %6’sını karşılayabileceği hesaplanmaktadır. Diğer yandan gıda atıkları döngüsel ekonomi uygulamaları çerçevesinde yem hammaddesi ve gübre olarak kullanılarak yeniden gıda tedarik zinciri içerisine dahil edilebilir. 2016 yılında 9,15 milyon ton hayvan yemi ithal edildiği düşünüldüğünde bu ülkemiz için ciddi bir getiri sağlayacaktır.

Related Articles

Close