Değerli Dostlar,
Türkiye’de ve dünyada önemli gelişmelere sahne olan bir ayı daha geride bıraktıktan sonra bir TGDF Vizyon’la daha sizlerle birlikteyiz…
Rusya-Ukrayna arasındaki savaş gelgitlerle tüm hızıyla sürerken olayın bölgeye etkisi de artarak devam ediyor. Çin’in Tayvan üzerinde hak iddia etmesi ve ABD’nin olası bir işgalde Tayvan’ı Çin’e karşı savunacaklarını açıklaması ile dünya giderek geriliyor. Bu gerilimin, hele ki aksiyona dönüşürse dünyadaki gıda, yem ve ham madde dolaşımını daha da büyük ölçüde etkileyeceği açık. Ülke olarak buna karşı hazırlıklarımızı acilen yapmak zorundayız. Özellikle her türlü tarımsal ham madde konusunda dışa bağımlılığımızın azaltılması, bunun mümkün olmayacağı durumlarda ise gıda ve içecek üreticilerine yeterli desteğin sağlanması elzem.
Döviz fiyatlarındaki artış, petrokimyaya dayalı tarımsal girdilerdeki, lojistik ve paketleme maliyetlerindeki üç/dört misli şeklinde ifade edilebilecek fiyat artışları, hele bir de tedarik zincirindeki hassasiyetler ve kırılmalarla üst üste geldiğinde gıda sanayindeki üreticileri hiç olmadığı kadar zor bir ortamda faaliyetlerini sürdürmeye zorluyor. Tüm bunlar tarladan sofraya sürdürülebilirlik çabalarımızda her geçen telafisi mümkün olmayan yaralar açıyor…
“Sürdürülebilirlik” demişken bunun en önemli ayağı olan AB Yeşil Mutabakatı’nı da tekrar hatırlatmak isterim. Gerek komisyonlarımız gerekse de üyelerimizle yoğun bir emek harcayarak hazırladığımız “Su Riskleri ve Sürdürülebilirliği için Politika Önerileri” Raporu’nu geçtiğimiz günlerde kamuoyu ile paylaştık. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyor, raporun tüm paydaşlarımıza rehberlik etmesini umuyoruz.
Sürdürülebilirlik konusunda çabalarımızın bir diğer önemli ayağı da “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği”. Bu amaçla kuruluşunu 8 Mart 2022’de kamuoyu ile paylaştığımız TGDF Kadın Platformu’nun hazırlık çalışmalarını tamamladık. Yönetsel yapısını belirledik. Tüm üyelerimizin şirketlerimizin konsensüsü ile oluşan Çalışma Yönergesini onayladık. Liderliğine de Ebru Şenel Erim’i getirdik. Kendisine bu yolda emek çekecek tüm arkadaşlarımıza şimdiden teşekkür ediyorum.
Sektörümüzün genel anlamda ve alt sektörler bazında birçok sorunu var. Bunların çözümü için girişimlerimize her zaman olduğu gibi devam ediyoruz. Son olarak geçtiğimiz günlerde Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Sayın Nihat Pakdil ile bir araya geldik, sorunlarımızı ve çözüm önerilerimizi birinci ağızdan kendisine aktardık. Birçok derneğimizden temsilcilerimizin de yer aldığı toplantıda savaşın etkilerini, artan ham madde maliyetlerini, ihracat kısıtlamalarını, KDV alacaklarını, AB Yeşil Mutabakatının sektörümüze ve ülkemize getireceği yükü konuştuk.
Sektörümüz tüm olumsuzluklara rağmen kesintisiz üretimine devam ediyor. Genel olarak dış ticaret fazlası vermeye devam ediyor olmamız her zaman bizlerin gurur kaynağı. Hazırladığımız 2021 TGDF Dış Ticaret Raporunda tüm detaylar mevcut.
Ancak 2022 yılı özelinde, elimize ulaşan Nisan ayı verilerindeki dış ticaret açığı bizleri biraz tedirgin etti. Sert kabuklu meyvelerde görülen ihracat düşüşü ve hayvan yemi ithalatındaki ciddi maliyet artışı üzerinde durmamız gerekiyor. Dış ticarette momentumu bir kez kaybedersek geri döndürmek çok daha büyük çaba gerektiriyor. Tüm ilgililerinin bu konuda hemen tedbir alması gerektiğini düşünüyoruz. Başta da belirttiğim gibi özellikle hayvan yemi ayağında AB ile birebir uyumlu yasal düzenlemeleri hayata geçirmek için bir saniye bile kaybedecek lüksümüz yok.
Evet değerli dostlar… Tarladan sofraya zincirin tüm halkalarında yaşanan sorunlara ilişkin tüm sorunlar masamızda. TGDF olarak bu sorunların çözümü için tüm komisyonlarımızla komitelerimizle kesintisiz bir mesai harcıyor, TGDF Vizyon aracılığı ile de bunları sizlere düzenli olarak aktarmaya çalışıyoruz.
“Birlikte Güçlüyüz” diyerek çıktığımız bu yolda aynı inanç ve birlikteliğin katlanarak nasıl büyüdüğünü görmekten şahsım adına büyük bir mutluluk duyuyor, emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ediyorum.