TGDF Yönetim Kurulu Başkanı Demir Şarman “Kırsal Kalkınma ve Sürdürülebilirlikte Kadın Zirvesi”ne katıldı

TGDF Yönetim Kurulu Başkanı Demir Şarman “Kırsal Kalkınma ve Sürdürülebilirlikte Kadın Zirvesi”ne katıldı

TGDF Yönetim Kurulu Başkanı Demir Şarman “Kırsal Kalkınma ve Sürdürülebilirlikte Kadın Zirvesi”ne katıldı

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Yönetim Kurulu Başkanı Demir Şarman, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Galatasaray Üniversitesi’nin iş birliğinde düzenlenen “Kırsal Kalkınma ve Sürdürülebilirlikte Kadın Zirvesi: Üreten Yaşatan Kadın Hikâyeleri” etkinliğine katıldı.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle yapılan etkinlikte, tarımda çalışan kadın çiftçiler ve kadın liderliğindeki tarımsal kooperatifler vasıtasıyla giderek daha çok gündem bulan tarımda kadın girişimciler gibi konular değerlendirildi.

TGDF Yönetim Kurulu Başkanı Şarman, Galatasaray Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğin açılış konuşmasında, “Her yıl bu özel günü kutlamak, kadınların toplumdaki varlığının, katkılarının ve haklarının vurgulanması, cinsiyet eşitliğinde verilen mücadelede ilerleme sağlanması bakımından önemlidir” dedi.

Anadolu'nun ilk medeniyetlerinden Orta Asya'daki Türk toplumlarına kadar, kadınların güçlü ve özgür bir şekilde var olduğunu vurgulayan Şarman, “Her ne kadar geçtiğimiz yüzyıllarda kadının sosyal hayattaki yeri geri plana düşmüşse de, Cumhuriyetimiz ile birlikte gerek sosyal gerek iktisadi kalkınmada kadını hak ettiği yerlere getirmek, çağdaş Türk devletinin temel hedeflerinden olmuştur. Bununla birlikte pek çok yerde kadınlar hala fırsat eşitliğinden mahrum kalıyorlar ve cinsiyet temelli ayrımcılıkla karşılaşmaya devam ediyorlar. Bu yüzden 8 Mart, bu eşitsizliklere dikkat çekmek ve değişim çağrısı yapmak için hepimize önemli bir fırsat sunuyor” diye konuştu.

Tarım sektörünün, kadın emeğinin en yoğun, ancak bu emeğin en görünmez olduğu sektörlerin başında geldiğine dikkati çeken Şarman, şunları kaydetti: “Tarımda kadınlar ‘ücretsiz aile işçisi’ olarak tarladan sofraya kadar, tarımsal üretimin tüm aşamalarında aktif olarak görev alıyorlar. Ancak eşit ve adil olmayan çalışma koşullarında varlık mücadelesi verdiklerinden, tarımda kadın emeği görünmeyen bir emek haline geliyor. Ayrıca tarımda kadınların toprak üzerindeki söz hakkı, kontrol gücü ve mülkiyet oranı da çok düşük seviyelerde kalıyor. Tarım işgücünün önemli bir kısmını oluşturan kadınlar, sosyal güvenceden de yoksunlar. Kadınlar, aile çiftliklerinde ücretsiz aile işçisi olarak çalışıyorlar. Tarımda çalışan kadınlar, tarım dışına çıktıklarında veya göç ettiklerinde ise işgücüne katılamıyor ya da zorluk çekiyorlar.”

Kadınların ekonomik ve kırsal kalkınmaya etki edebilmeleri için ekonomik ve sosyal statülerinin iyileştirilmesi ve buna yönelik politikaların geliştirilmesi gerektiğinin altını çizen Şarman, “Kırsaldaki kadınların ve genç kızların güçlendirilmesi tarımsal kalkınma, sosyal ve ekonomik ilerleme ve genel olarak sürdürülebilir kalkınma için kritik önem taşıyor. Bunun için de ülkemizde kadın çiftçilerimizi, kadın liderliğindeki tarımsal kooperatiflerini ve kadın girişimciliğini desteklememiz gerekiyor.  Kadınların arazi sahipliği haklarının güçlendirilmesi ve tarımsal ve finansal kaynaklara erişimlerinin kolaylaştırılması da son derece önemlidir. Kadın çiftçilere tarımsal üretim teknikleri, verimlilik artırma yöntemleri, pazarlama stratejileri gibi konularda eğitim ve danışmanlık hizmetleri sağlamayı yaygınlaştırmalıyız” ifadelerini kullandı.

Kadın liderliğindeki tarımsal kooperatiflerin, kadınların güçlerini birleştirerek ortak pazarlama, alım-satım faaliyetleri gibi konularda daha güçlü olmalarını sağladığını vurgulayan Şarman, şöyle devam etti: “Ülkemizde çok başarılı örnekleri yeşeren bu uygulamaları cesaretlendirmeli ve desteklemeliyiz. Bu kooperatiflere yönelik kurumsal destekler, yönetim becerilerinin geliştirilmesi, pazarlama stratejilerinin oluşturulması alanlarına daha çok odaklanmalıyız.  Tarımsal ürünlerin işlenmesi, paketlenmesi, pazarlanması, yeni kanallara ve pazarlara ulaşımları gibi alanlarda kadın girişimcilere özel teşvikler verilmesini, olan uygulamaların yaygınlaştırılmasını destekliyoruz.”

Kadınların tarımsal alandaki rollerinin önemi konusunda toplumsal farkındalığın artırılması ve cinsiyet eşitliği bilinci üzerine eğitimlerin tüm Anadolu’ya yayılması gerektiğini söyleyen Şarman, şöyle konuştu: “Bu gibi adımlar; tarımda kadın çiftçilerin, kadın liderliğindeki kooperatiflerin güçlenmesine ve tarımsal sektörde kadın girişimciliğinin desteklenmesine katkı sağlayabilir. Dolayısıyla bu da hem ekonomik açıdan hem de toplumsal açıdan daha sürdürülebilir bir tarım ve kırsal kalkınma modelinin oluşturulmasına yardımcı olabilir. Bugün; kadınların verdikleri mücadelelerle elde ettikleri başarıları kutlarken, önümüzde hala yapılması gereken çok iş olduğunu da hatırlatmak istiyorum.”

Şarman, sözlerini şöyle tamamladı: “Cinsiyet eşitliği ve kadın hakları için verilen mücadelelerin sürmesi gereğinin altını çizerken, sosyal ve ekonomik hayatta kadınların yaşadığı zorluklara karşı toplumumuzun duyarlılık seviyesini artırmamız gerektiğini düşünüyorum. Belki de siyasetten başlayarak her mecrada kadınlara daha çok destek vermemiz, söz sahipliklerini artırmamız gerekiyor. Tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü en içten dileklerimle kutluyorum.”

 

 

Close